Kredi Kartı İcra Takibi Ne Zaman Başlar? İcraya Ne Zaman Verilir?

Kredi Kartı İcra Takibi Ne Zaman Başlar? İcraya Ne Zaman Verilir? Kredi kartı borcu icraya giderse ne olur? Kredi kartı borcu uzun süre ödenmediğinde banka, alacağını tahsil etmek için icra takibi başlatır. İcra dairesinden borçluya ödeme emri gönderilir.

Borçlu 7 gün içinde itiraz etmez veya borcunu ödemezse takip kesinleşir ve maaşına, banka hesaplarına ya da mal varlıklarına haciz konulabilir. Bu durumda borç, yalnızca anapara üzerinden değil, aynı zamanda faiz ve icra masraflarıyla birlikte tahsil edilir.

Kredi kartı icra ne zaman gelir?

Kredi kartı borcu genellikle 90 gün (3 ay) ödenmediğinde banka borcu takip birimine veya avukata devreder. Bu aşamadan sonra icra takibi başlatılabilir. Yani ödeme yapılmazsa 3. ayın sonunda icra süreci başlayabilir. Bankaların uygulaması farklılık gösterebilse de, genel olarak 3 ay gecikme sonrası icra riski başlar.

3 ay ödenmeyen kredi kartı borcu ne olur?

Kredi kartı borcu 3 ay ödenmezse, banka borcu yasal takibe alır. Bu durumda: Kartınız kullanıma kapatılır. Borç, bankanın avukatına devredilir.

Hakkınızda icra takibi başlatılır. Kredi notunuz ciddi şekilde düşer ve uzun süre kredi kullanmanız zorlaşır. Borç haciz yoluyla maaşınızdan veya mal varlığınızdan tahsil edilmeye başlanır.

Kredi kartı avukata düşerse ne olur?

Kredi kartı borcu avukata düştüğünde, artık alacağın takibi banka değil, avukat tarafından yapılır. Avukat size ödeme yapmanız için ihtarname veya ödeme emri gönderebilir. Borcunuzu bu aşamada ödemeniz halinde yalnızca avukatlık ücreti ve yasal masrafları da karşılamak zorunda kalırsınız. Eğer ödeme yapılmazsa, avukat icra dairesinden haciz işlemleri başlatabilir.

Yargıtay Kararı: Kredi Kartı İcra Takibi Ne Zaman Başlar? İcraya Ne Zaman Verilir?

T.C. YARGITAY 17.Hukuk Dairesi Esas:  2014/4587 Karar: 2014/8951 Karar Tarihi: 03.06.2014

İTİRAZIN İPTALİ DAVASI – KREDİ KARTINDAN KAYNAKLANAN BORCUN TAHSİLİ AMACIYLA YAPILAN İCRA TAKİBİ – DAVANIN MUTLAK TİCARİ DAVA NİTELİĞİNDE OLDUĞU – UYUŞMAZLIĞIN TTK HÜKÜMLERİ ÇERÇEVESİNDE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNDE GÖRÜLMESİ GEREĞİ

ÖZET: Dava, davacı banka ile davalı arasında düzenlenen kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda işin esası hakkındaki uyuşmazlık, kredi kartından kaynaklanan borcun tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olup, taraflar arasındaki ilişkinin bankacılık işleminden kaynaklandığı, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı Kanunun ilgili maddesi gereğince davanın mutlak ticari dava niteliğinde olduğu anlaşıldığından, itirazın iptali hakkındaki uyuşmazlığın TTK hükümleri çerçevesinde Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.

Tüketici Mahkemesi, davaya bakma görevinin genel görevli Asliye Hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.

Asliye Hukuk Mahkemesi ise, kredi kartından kaynaklanan uyuşmazlığın ticari dava olduğu ve ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, 5464 sayılı Kanun uyarınca davacının Banka olduğu göz önünde bulundurularak Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.

01 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasasının 44. maddesinde hükmü yer almaktadır.Diğer yandan, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.

Somut olayda işin esası hakkındaki uyuşmazlık, kredi kartından kaynaklanan borcun tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olup, taraflar arasındaki ilişkinin bankacılık işleminden kaynaklandığı, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı Kanunun 4/f maddesi gereğince davanın mutlak ticari dava niteliğinde olduğu anlaşıldığından, itirazın iptali hakkındaki uyuşmazlığın TTK hükümleri çerçevesinde Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.