Ticaret Hukuku

Ticaret Hukuku ve Arabuluculuk Uygulaması Ticaret hukuku, taraflar arasında yaşanan tüm uyuşmazlıkların çözümü ve bireyler arasındaki ticari ilişkilerin düzenlenmesi için uygulanan hukuk dalıdır. Ticarete ilişkin tüm ilgili konularda düzenlemelerin bulunduğu ticaret hukukunun kapsamı özellikle son yıllarda ülkemizde önemli bir değişikliğe uğramıştır. Arabuluculuk uygulaması ticaret hukuku kapsamında zorunlu tutularak ülkemizde yargının iş yükünün azaltılması ve davların kısa sürede çözüme kavuşturulması hedeflenmektedir.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında: ticaret ortaklılıkları; anonim, kollektif, komandit, limeted ve kooperatif ortaklıkları, tacir ve ticaret unvanları, ticaret usulüne ilişkin düzenlemeler vb. ticarete ilişkin birçok konu düzenlenmiştir. Ayrıca ticaret hukukunu kapsayan; ticari İşletme, şirketler, kıymetli evrak, taşıma, deniz ticaret, sigorta, rekabet, fikri mülkiyet ve sermaye piyasası hukuku, ticaret hukukunun alanına giren diğer hukuk dalları olarak belirlenmiştir.

Ticari uyuşmazlıklarda özellikle ticari alacak ve tazminatlara ilişkin tüm davalar, arabuluculuk kapsamına alınmış ve ülkemizde ticaret hukukuna başvuruların yapılmadan önce arabuluculuk faaliyetlerinin tercih edilmesi zorunlu hale getirilmiştir. Ticaret hukuku kapsamında yapılan yeni düzenleme sayesinde özellikle işçi ve işveren arasında yaşanan uyuşmazlıkların mahkemelerde görülmeden önce arabuluculuk uygulamasıyla çözüme kavuşturulması hedeflenmiştir.

Ticari Davalarda İhtiyari Arabuluculuk Faaliyetleri

2012 yılında kabul edilen ve resmi gazetede yayımlandıktan sonra yürürlüğe giren 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu kapsamında ticaret hukukuna ilişkin davalarında arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir. Ticari davalarda tazminat alacaklarına ilişkin arabuluculuk faaliyetleri zorunlu hale getirilmesinin ardından, kanunda belirtilmeyen konular içinde ihtiyari arabuluculuk yolu açık bırakılmıştır.

Normal şartlar altında düzenlenen yeni yasada kişilerin mahkeme yoluna başvurmadan önce bazı davalarda zorunlu olarak arabuluculuk kurumuna başvurması gerekmektedir. Ancak, kanunda yer almayan konuların tarafların tasarruf etmesi halinde zorunlu olmadıkları halde arabuluculara başvurmaları mümkündür. Zorunluluk teşkil etmeyen ticari çözümsüzlükler için ihtiyari arabuluculuk tercih edilebilmektedir.

Zorunlu Arabuluculuk Konuları Nelerdir?

Ticaret ve iş hukukunun kapsamına giren birçok dava konusu için Adalet Bakanlığı tarafından yapılan düzenlemeyle arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir. Bu kapsam doğrultusunda kişilerin iş hukukunun kapsamında yer alan birçok uyuşmazlık için başvurması gereken ilk kurum, arabuluculuk büroları olmuştur.

Arabuluculuk başvurusu yapan kişiler eğer uzlaşmaya varamazlarsa mahkemeye başvurarak konuyu mahkemeye taşıyabilirler. Ticaret hukuku kapsamında zorunlu arabuluculuk gerektiren davalar; işe iade, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücretleri, yıllık ücret ve izin, işçi ve işveren arasında hakaret davası, vb. birçok konu zorunlu arabuluculuk kapsamına alınmıştır.

İşe iade davalarında arabuluculuk; çalışan ve işveren arasında hukuka aykırı bir şekilde gerçekleşen iş sözleşmesinin feshi, işe iade davalarının temel konusunu oluşturmaktadır. Bu davalar için işçinin, haksız nedenden dolayı sözleşmesini fesh ettiği gerekçesiyle dava açmadan önce zorunluluk kapsamında ilk önce arabuluculuk kurumuna başvuru yapması gerekmektedir.

İlgili kanun maddelerince arabuluculuk uygulamasından yararlanmadan doğrudan mahkemeye başvuran kişilerin dava talepleri mahkeme tarafından reddedilmektedir. Arabuluculuk faaliyetleri kapsamında hala bir uzlaşmaya varamayan kişiler mahkeme yolunu tercih edebilirler.

Kıdem tazminatı davalarında arabuluculuk yine zorunlu tutulan konuların başında gelmektedir. Özellikle ülkemizde çok sayıda kişinin kıdem tazminatı için mahkemelere başvurduğu kayıtlara geçmiştir. Yargının iş yükünü azaltmak ve tarafların mahkeme prosedürlerini uygulamadan uyuşmazlıklarına çözüm bulmaları arabuluculuk ile mümkün kılınmıştır. En az 1 yıl boyunca sigortalı olarak bir iş yerinde çalışan kişiler, çalıştığı süre boyunca kıdem karşılığı olan tazminatlarını işten ayrılırken talep edebilirler. Kanunda belirtilen şartları taşıyan kişilerin bu isteklerine cevap vermeyen işverenlere karşı işçilerin ilk olarak arabuluculara başvurması ön görülmüştür.

Zorunlu arabuluculuk uygulaması uygulamaya başlandıktan kısa süre sonra ülke genelinde oldukça başarılı bir uygulama olmuştur. Türk Ticaret Kanunu 5/A maddesine göre, ticaret hukukunda zorunlu arabuluculuk kapsamına giren davalar açıkça belirtilmiştir. Bu kapsam dışında kalan tüm davalar yine mahkemeler aracılığıyla görülebilecektir. Ancak, kanunda zorunlu olarak belirtilmeyen davalar için tarafların mahkemeye başvurmadan önce ihtiyari olarak arabuluculuk faaliyetlerinden yararlanmaları mümkündür.

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Başvurusu Nerelere Yapılır?

İşçi ve işverenler arasında yaşanan ticari uyuşmazlıkların çözüme kavuşturulması için tarafların ilk olarak zorunlu arabuluculuk uygulamasına başvurması gerekmektedir. Bunun için arabuluculuk siciline kayıtlı ve yeterlilik belgesine sahip arabuluculuk bürolarından başvuru yapmaları mümkündür. İş Mahkemeleri Kanunu kapsamında arabuluculuk faaliyetlerinden yararlanmak isteyen kişiler için başvuru yöntemleri açıklanmıştır.

Ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk uygulamasından yararlanmak isteyen işçiler; işverenin ya da iş yerinin kayıtlı olduğu bölgedeki uyuşmazlık bürosuna başvuru yapması gerekmektedir. Uyuşmazlık bürosu bulunmayan yerlerde Sulh Hukuk Mahkemesi uyuşmazlık konularının çözümü için arabuluculuk faaliyeti yürütmekle görevlendirilmiştir.

Anlaşmazlıkların çözümü için arabulucular herhangi bir hükme varamaz. Arabuluculuk faaliyeti sadece taraflar arasında yaşanan uyuşmazlıkların çözüme kavuşturulması için uygun sistematik tekniklerle tarafların sağlıklı iletişim kurmalarını ve aralarında yaşanan anlaşmaları çözmeleri gerekmektedir.

Zorunlu arabuluculuk davalarında çözüm süresi 3 hafta olarak belirlenmiştir. Bu süre arabuluculuk hizmetini yürüten kişi tarafından en fazla 1 hafta daha uzatılabilmektedir. Normal süresi içinde çözüme kavuşmayan davlar için kişilerin mahkeme yoluna başvurmalarının önü de açıktır.

Bu anlamda büromuz tarafından ulusal ve uluslararası şirketlere danışmanlık hizmeti sağlanmakta ve ticari sözleşmeler düzenlenmektedir.

  • Kıymetli Evrak Hukuku,
  • Anonim Şirketler, Limited Şirketler, Şirket Kuruluşları Şirket Tasfiyeleri,
  • Ortaklık Anlaşmaları,
  • Ortaklar Kurulu Kararları, Genel Kurul Kararları,
  • Şirket Ana Sözleşmeleri,
  • Sermaye Yapılandırmaları,
  • Şirket Yönetimleri, Yönetim Kurulu Üyelikleri, Şirket Birleşmeleri ve Devralmaları ve
  • Hisse Devirleri

BİZE ULAŞIN

İletişim Bilgileri