Arabuluculuk

Arabulucuk

İş Hukukunda Arabuluculuk ve Başvuru şartları, İşe iade arabuluculuk ve başvuru şartları, Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk ve başvuru şartları Arabuluculuk sürecinde dava öncesi merak edilen konular arasındadır.

İş Hukuku Arabuluculuk – Kıdem Tazminatı Arabuluculuk Başvuru

İş Kanunu’nda danışma ve arabulucu gerektiren durumlar, işçinin ya da işverenin yaşamış olduğu haksızlıkların, mahkeme ile ya da mahkemeye müracaat olmaksızın çözülmesi gereken durumlardır. Arabuluculu, özel hukuk davalarında, mahkeme olmasa dahi, üçüncü bir kişi olarak, tarafların anlaşmalarını sağlar. Suç teşkil eden durumların çözülmesinin arabulucu ile değil uzlaşma yolu ile çözülmesi, karıştırılmamalıdır.

İş Kanunu’nda Düzenlenmiş İşçinin Hakları Nelerdir?

İş Kanunu’nda işçinin hakları, farklı durumlar itibari ile düzenlenmiştir. İşçinin işten çıkarılma durumlarında talepte bulunabileceği hakları ve iş kazasına uğradığında yine talepte bulunabileceği farklı hakları vardır. İş akdinin haksız feshi durumunda işçi;

  • Kıdem tazminatı,
  • İhbar tazminatı,
  • İşe iade davası

Haklarından yararlanabilecektir. Nitekim söz konusu davaları açabilmek adına gereken bir yasal süre bulunur. İşe iade davalarının zaman aşımı süresi 1 ayda sona ermektedir. Bu nedenle İş Kanunu danışma – İş Hukuku arabulucu seçeneklerinden faydalanmak, işçi ve işveren için süreçte olası bir hak kaybının önüne geçecektir. Aynı zamanda bu, zorunlu hale getirilmiştir.

İşe İade Arabuluculuk Başvuru

İşçilerin işe iade edilmesi için başvuru süresi hak düşürücü bir süre olduğundan bu süreler tamamlanmadan önce işe iade başvurusu yapılması gerekmektedir. Ülkemizde uygulamaya konan yeni düzenlemelere göre iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia eden işçi alacağının tazmini ve işe iade başvurusunu mahkemeden önce arabuluculuk bürosuna yapmak zorundadır. Buradan olumlu veya istenilen bir sonuç alınamaması halinde işe iade davası açarak haksızlık sebebiyle uğranılan zararın tazminini veya işe iade başvurusunu yapabilmektedir.

İşe İade Başvurusu İçin Arabulucuya Ne Zamana Kadar Başvurulmalıdır?

İşe iade davasında arabulucuya başvurmak zorunlu hale getirilmiştir. Bu nedenle iş mahkemesine dava açılmadan önce arabulucuya işe iade başvurusu yapılmalıdır. Arabuluculuk müessesesi işçi ve işvereni bir araya getirerek meydana gelen uyuşmazlığın çözümüne aracılık etmekte dava açılmasına gerek kalmadan meydana gelen sorunu çözmeye çalışmaktadır.

İşe iade davası arabuluculuk yolu tüketildikten sonra açılabileceğinden arabulucuya başvuru süresi önem arz etmektedir. İş sözleşmesinden kaynaklanan işçi ve işveren arasında haksız fesih sebebiyle kaynaklanan uyuşmazlıklarda arabulucuya başvurulmaktadır. Bu başvuru iş sözleşmesinin işçiye tebliğ edilmesinin ardından 30 gün içinde arabuluculuk bürolarına yapılmalıdır.

İşe İade Süreci Arabuluculukta Ne Kadar Sürede Sonuçlanır?

İşe iade sürecinde arabulucuda işçi ve işverenin uyuşmazlığa neden olan konuda anlaşmaları amaçlanmaktadır. İşçi arabuluculuk bürosuna müracaat ettikten sonra arabulucu işverene davetiye göndererek tarafları bir araya getirmeye davet etmektedir. İşveren 1 ay içinde bu davetiyeye yanıt vermezse doğrudan işçinin iş davası açma hakkı doğacaktır.

İşveren işçi ile bir araya gelip arabulucu huzurunda anlaşma yapmayı kabul etmesi halinde iki tarafa da uygun olacak bir tarihte buluşma ayarlanmaktadır. Konunun ve iki tarafın şartlarına göre değişmekle birlikte arabulucuda en geç 1 ay içinde işe iade sürecinin sonuçlandırılması amaçlanmaktadır.

İşe İade Davası Ne Zamana Kadar Açılmalıdır?

Arabuluculuk kurumundan istenilen sonucun alınamaması halinde ya da tarafların anlaşamadıklarını tutanak altına aldıkları tarihten itibaren 15 gün içinde işe iade davası açılmalıdır. İşe iade başvuru süresi arabuluculuk işleminin ardından da dikkate alınmakta bu sürenin takip edilmeyip geçirilmesi halinde dava açma hakkı elden gitmektedir.

Bu sebeple hem arabuluculuk sürecinde işverene karşı daha güçlü durmak ve hakların savunulması hem de mahkemenin süresi içinde açılması gibi şekil şartlarının yerine getirilmesi bakımından iş davalarında uzman avukat ve avukatlık bürolarından hukuki destek alınmasında fayda vardır.

İşe İade Davası İş Mahkemesinde Ne Kadar Sürede Sonuçlanır?

İşe iade davalarının açıldığı iş mahkemesinin yoğunluğu, dava dosyasının içeriği, delilleri gibi süreçler davaların sonuçlanması doğrudan etkileyen işlemlerdir.

2019 işe iade davaları için Adalet Bakanlığı tarafından 540 günlük bir sürede iş mahkemesinden karar alınması öngörülmüştür. Ancak bu süreye istinaf ve temyiz yargı yoluna başvurulması dahil değildir. iş davalarında uzman avukatlık bürolarıyla çalışmanız bu sürenin kısalmasına ve davanın etkili bir biçimde sonuçlanmasına yardımcı olacaktır.

Arabulucu Seçimi Nasıl Yapılır? Kimler Arabulucu Olabilir?

Arabuluculuk yalnızca isteğe bağlı var olması gereken bir durum değildir. Arabuluculuk;

  • Zorunlu,
  • İhtiyari

Olmak üzere ikiye ayrılır. Bazı hallerde yargı süreci ile durum çözülmeden önce, arabulucuya gitme zorunluluğu bulunur.

Yalnızca Adalet Bakanlığı arabulucuk listesine kayıtlı olan kişiler arabulucu olabilecektir. Herkesin hukuk fakültesi mezunu olsa dahi arabulucu olma hakkı yoktur. Arabuluculuk şartları;

  • Hukuk fakültesi mezunu olmak,
  • Meslekte 5 yıl deneyim sahibi olmak,
  • Davranış psikolojisi, iletişim teknikleri konusunda eğitim almış olmak,
  • Arabuluculuk sınavını geçmiş olmak

Şeklinde ifade edilir. Adliyelerin arabulucu merkezlerine gidilerek arabulucudan yardım alınabilir. Avukatlar da arabuluculuk yapabilmektedir.

İş Hukuku’nda Arabuluculuk Zorunlu mudur?

Hukukta bazı konularda yargı sürecine başlamadan önce, konunun arabulucu ile çözülmesinin denenmesi zorunluluğundan bahsetmiştik. Aynı konu İş Mahkemeleri Kanunu’na göre;

  • Fazla mesai, maaş, izin yıllık ücretleri,
  • Kıdem, ihbar tazminatları,

Alacaklarında ve işe iade davalarında geçerlidir. Öncesinde arabulucuya başvurulmadan, dava açma yoluna gidilirse, davalar, “şart yokluğu” nedeniyle iptal edilir. Bu konularda dava açılmadan önce, kişilerin arabulucuya gitmeleri zorunludur.

Hazırlanan düzenleme neticesinde 1 Ocak 2019 tarihinde resmen yürürlüğe konan kanun ile ticari konulu davalarda, arabuluculuk faaliyetleri dava şartı haline getirildi. Buna göre ticari alanda yaşanan alacak ve tazminat talebi gibi davalarda, zorunlu arabuluculuk faaliyetleri görülmeden mahkemede dava açmak mümkün olmamaktadır. Söz konusu düzenlemeye ilişkin detaylar ve arabuluculuk faaliyetleri hakkında tüm bilinmesi gerekenleri haber yazımızın devamında bulabilirsiniz.

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Başvuru

Hazırlanan düzenleme neticesinde 1 Ocak 2019 tarihinde resmen yürürlüğe konan kanun ile ticari konulu davalarda, arabuluculuk faaliyetleri dava şartı haline getirildi.

Buna göre ticari alanda yaşanan alacak ve tazminat talebi gibi davalarda, zorunlu arabuluculuk faaliyetleri görülmeden mahkemede dava açmak mümkün olmamaktadır. Söz konusu düzenlemeye ilişkin detaylar ve arabuluculuk faaliyetleri hakkında tüm bilinmesi gerekenleri haber yazımızın devamında bulabilirsiniz.

Hukuki bir terim olan arabuluculuk; kişilerin herhangi bir özel hukuk konusunda yaşadığı uyuşmazlıklarda dava yoluna gitmeden yaşanan ihtilafların çözüme kavuşturulması için hızlı ve alternatif bir yöntemdir. Ülkemizde özel hukuk konularında sıklıkla uygulanan bir yol olan arabuluculuk faaliyetleri, son olarak İş hukuku kapsamında gündeme gelen uyuşmazlıklarda uygulanması zorunlu hale getirilmiştir.

Hızlı ve sonuç odaklı bir yöntem olan arabuluculuk faaliyetleri, günümüze kadar pek çok farklı alanda uygulanmış ve başarılı sonuçların elde edilmesi sağlanmıştır. Bu sebepledir ki 1 Ocak 2019 tarihi itibarıyla da ticari alanda yaşanan uyuşmazlıklarda d söz konusu düzenleme zorunlu bir hale getirilmiştir. Bu bağlamda Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde söz konusu kanuna ilişkin açık hükümler bulunmaktadır.

Ticari Davalarda Başvuru Şartı Haline Getirildi

Söz konusu tarih itibarıyla Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilen ve diğer kanunlarda açıklanan ticari davalarda, yetkili mahkemeye dava başvurusunda bulunulmadan önce mutlaka dava konusuna ilişkin arabulucuya başvurulmuş olması gerekmektedir. Bu alanda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak davaları başta olmak üzere ticari tazminat talepleri de arabulucuya başvurulmadan davası görülemeyen uyuşmazlık konularını oluşturmaktadır.

İlgili kanunda ayrıca arabulucunun görevlendirilmesinden sonraki sürece de ilişkin açık hükümler bulunmaktadır. Buna göre arabulucu görevini ifa eden uzman kişi, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren en geç 6 hafta içinde sonuçlandırmalıdır. Bu süreye zorunlu birtakım sebepler gösterildiği takdirde en fazla 2 hafta olacak şekilde uzatılması mümkündür.

Öte yandan ticari konularda uyuşmazlık yaşayan kişilerin, söz konusu kanunu ihlal ederek yani arabulucuya başvurmadan doğrudan dava açması durumunda, dava usulen reddedilecektir. Arabuluculuk faaliyetlerinde gerçekleştirilen müzakerelere davaya konu olan, aralarında uyuşmazlık bulunan taraflar bizzat katılabilirler. Bununla birlikte uyuşmazlık yaşayan kişilerin kanuni temsilcileri veya avukatları da arabuluculuk faaliyetleri altında gerçekleştirilen görüşmelere katılma hakkına sahiptir.

Ticari uyuşmazlıklarda zorunlu hale getirilen arabuluculuk faaliyetlerinin görülebileceği davalarda öne çıkan uyuşmazlık konuları; çek, bono gibi kıymetli evrak uyuşmazlıklar, ticari işletme ve şirketler arası yaşanan uyuşmazlıklar, bankacılık, sigortacılık, taşıma ve gemi ticaretinden kaynaklı uyuşmazlıklar ve benzerlerinden oluşmaktadır.

BİZE ULAŞIN

İletişim Bilgileri