İkinci El Araçta Ayıplı Mal Davası Nasıl Nereye Açılır?

İkinci El Araçta Ayıplı Mal Davası Nasıl Nereye Açılır? 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a göre ayıplı mal, alıcıya teslim edildiği anda taraflarca kararlaştırılan özellikleri taşımayan, kullanım amacını karşılamayan veya objektif olarak beklenen faydayı sağlamayan maldır.

Araç satışlarında ayıp; gizli kusurlar, kilometre düşürülmesi, ağır hasar kayıtlarının saklanması veya teknik arızaların gizlenmesi gibi durumlarla ortaya çıkar.

Yargıtay kararlarında da ayıp; satıcının bildiği veya bilmesi gereken kusurların alıcıya bildirilmemesi halinde ortaya çıkar. Bu durumda alıcı, kanunda öngörülen seçimlik haklarını kullanabilir.

Aldığım 2. El Araç Kusurlu Çıktı Ne Yapmalıyım?

İkinci el araç satın alan tüketici, aracın ayıplı olduğunu öğrendiği andan itibaren derhal satıcıya bildirim yapmalıdır. Kanuna göre tüketici şu haklardan birini seçebilir:

Satış sözleşmesinden dönme (bedel iadesi),

Bedelde indirim talep etme,

Ücretsiz onarım isteme,

Aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesini talep etme.

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi kararlarında da vurgulandığı üzere, özellikle kilometre düşürülmüş veya ağır hasar kaydı gizlenmiş araçlarda alıcının sözleşmeden dönme hakkı vardır.

İkinci El Araba Satışlarında Cayma Süresi Ne Kadardır?

6502 sayılı Kanun’un 11. maddesi gereği, tüketici ayıbı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içinde dava açma hakkına sahiptir. Ancak, ikinci el araçlarda bu süre daha kısa olabilir çünkü aracın yaşı ve yıpranmışlık durumu dikkate alınır.

Yargıtay uygulamasında, tüketicinin ayıbı makul sürede fark etmesi ve bildirmesi gerekir. Aksi halde, hakkın kötüye kullanıldığı gerekçesiyle dava reddedilebilir.

Ayıplı Araç İçin Hangi Mahkemeye Dava Açılır?

Ayıplı ikinci el araç nedeniyle doğan uyuşmazlıklar, değerine göre farklı mercilerde görülür:

2025 yılı için 149.000 TL altındaki davalar → Tüketici Hakem Heyeti’ne, 149.000 TL ve üzeri davalar → Tüketici Mahkemelerine, Tüketici Mahkemesi bulunmayan yerlerde → Asliye Hukuk Mahkemeleri’ne açılır.

İkinci El Ayıplı Araç Satışında Satıcının Sorumluluğu Nedir?

Türk Borçlar Kanunu’nun 219. maddesi uyarınca, satıcı ayıplardan sorumludur. Satıcının ayıptan haberdar olmaması onu sorumluluktan kurtarmaz. Özellikle kilometre düşürme gibi hileli işlemlerde Yargıtay, satıcının ağır sorumluluğu olduğunu belirtmiştir.

Yargıtay 13. HD., E.2017/4562, K.2019/1234: Satıcının, aracın hasar kayıtlarını gizlemesi tüketiciyi yanıltma olarak kabul edilmiş ve sözleşmenin feshi ile bedelin iadesine karar verilmiştir.

İkinci El Araçta Ayıplı Mal Davası Nasıl Nereye Açılır? Avukat ve Danışmanlık

İkinci el araç alımlarında ayıp iddiaları sıkça gündeme gelmektedir. Tüketici, ayıbı öğrendiğinde hızlı hareket etmeli ve kanuni haklarını kaybetmemek için yasal sürelere dikkat etmelidir. Bu süreçte, dava dilekçesinin doğru hazırlanması ve delillerin usulüne uygun sunulması büyük önem taşır.

Hak kaybı yaşamamak için alanında uzman bir tüketici hukuku avukatından danışmanlık almak, hem dava sürecini hızlandırır hem de başarı şansını artırır.

İkinci El Araçta Ayıplı Mal Davası Nasıl Nereye Açılır? Emsal Yargıtay Kararı

İkinci El Araçta Ayıplı Mal Davası, Yargıtay krarlarında, B.K. 198/ son ve 4077 sayılı Tüketici Koruması Hakkındaki Kanunu’nun ilgili maddeleri gereğince süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu, aracın gizli ayıplı olup, halen arızaların sürdüğü ve bu arızaların sürücü hatasından kaynaklanmadığı, arızaların garanti kapsamında giderilmesi gerekirken haksız şekilde onarım bedeli tahsil edildiği ancak ikame araç bedeline yönelik iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabul edilmiştir.

Davaya konu ayıplı aracın yenisiyle değiştirilmesine, mümkün olmadığı takdirde araç bedeli olan ……. TL’nin davalılardan tahsiline, …… onarım bedelinin tahsiline yönelik talebin kabulüne, kabul edilen kısımlara dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanarak davalılardan tahsiline, davacının ikame araç bedeli olan …… TL’lik isteminin reddine karar verilmiş.

Yargıtay Kararı – İkinci El Araçta Ayıplı Mal Davası

YARGITAY: İKİNCİ EL ARAÇTA SONRADAN ORTAYA ÇIKAN GİZLİ AYIPLAR, TAZMİN

T.C YARGITAY 13.Hukuk Dairesi Esas: 2013 / 17322 Karar: 2013 / 23070 

ALACAK DAVASI – HÜKME DAYANAK BİLİRKİŞİ RAPORUYLA DAVACI TARAFINDAN YAPTIRILAN TESPİT RAPORUNUN ÇELİŞTİĞİ – ARALARINDA KİMYA MÜHENDİSİ OTOMOTİV MÜHENDİSLERİNİN DE YER ALACAĞI BİLİRKİŞİ HEYETİ OLUŞTURULULARAK YENİ RAPOR ALINMASI GEREĞİ – HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Davacı yaptırdığı tespitte aracın motor kaputu ile sol ön çamurluğun, sol ön poyra sacının onarım gördüğü, sağ yanın boyalı olduğu, sol arka çamurluk ile sol arka kapının yarım boyandığı, sol ön kapının boyalı olduğunun tespit edildiği, tüm bunların araçta… TL değer kaybına yol açtığı bildirilerek sözleşmeden dönerek menfi ve müspet zararları olarak şimdilik… TL nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de hükme dayanak bilirkişi raporu karar vermeye elverişli olmadığı gibi davacı tarafından yaptırılan tespit raporu içeriği ile de çelişmektedir. Mahkemece, aralarında kimya mühendisi, otomotiv mühendislerinin de yer alacağı bilirkişi heyeti oluşturularak, dava konusu araç üzerindeki ayıpların niteliği, gizli ayıp olup olmadığı, değer düşüklüğüne sebep olup olmadığı konusunda, raporlar arasındaki çelişkiyi giderir, taraf ve yargı denetimine açık bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

T.C. YARGITAY Hukuk Genel Kurulu Esas: 2013/19-1696  Karar: 2015/1109 

ALACAK DAVASI – MOTOR ARIZASI KONUSUNDA RAPOR ALINMASI GEREKTİĞİ – AYIBIN HİLELİ AYIP OLUP OLMADIĞI KONUSUNDA YARGITAY DENETİMİNE ELVERİŞLİ RAPOR ALINMASI GEREKTİĞİ – ÖNCEKİ KARARDA DİRENİLMESİNİN YASAYA AYKIRI OLDUĞU – DİRENME KARARININ BOZULMASI

ÖZET: Mahkemece yapılacak iş, davaya konu uyuşmazlığın temelinde yatan motor arızası konusunda rapor vermeye yeterli konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden; ayıbın varlığını ve niteliğini belirleme konusunda teknik bilirkişinin uzman olduğu, hukukçu bilirkişiden bu konuda teknik rapor alınamayacağı gözetilmek suretiyle ayıbın hileli ayıp olup olmadığı konusunda Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, açıklanan ilkeler doğrultusunda davacı alıcının iğfal edilip edilmediğinin tespiti ile varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile ve yazılı gerekçeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

T.C. YARGITAY 13.Hukuk Dairesi Esas: 2014/11359 Karar: 2014/30325 

ALACAK DAVASI – İADESİNE HÜKMEDİLEN ARACIN DAVACININ ELİNDE UZUN ZAMAN BOYUNCA HERHANGİ BİR YAKINMA OLMAKSIZIN KULLANILDIĞI – AYIP ORANDA HAKKANİYET GEREĞİ BEDEL İNDİRİMİ SEÇENEĞİNİ DEĞERLENDİRMEMESİNİN İSABETSİZ OLUŞU – HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak tüketicinin açtığı seçimlik hakların kullanılması istemine ilişkindir. Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir.

Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut olayda da iadesine hükmedilen aracın satın alındığı tarih, davacının elinde uzun zaman boyunca herhangi bir yakınma olmaksızın kullanılmış olması, ayıbın mahiyeti dikkate alındığında mahkemenin ayıp oranda hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir.