Görevi Kötüye Kullanma Suçu

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Nedir? Görevi kötüye kullanma suçu, kamu alanında çalışanların verilen görevi doğru bir şekilde yapmadığı durumlarda veya kamuda çalışanların yasa dışı yolla suç işlemesi durumunda ortaya çıkan suç olarak adlandırılır.

Kamu görevlisinin verilen sorumlulukları yerine getirmemesi veya yanlış işlerde bulunması durumunda yasalar önünde işlediği suçtan dolayı gerekli cezalar alır. Bu yüzden kamu görevlilerinin böyle bir suçu işlediklerine şahit olan vatandaşların yetkili mahkemelere gidip suç duyurusunda bulunmaları gerekir.

Hangi Koşullarda Suç İşlenmiş Olunur?

Kamuda çalışanların görevlerini kötüye kullanmasında işledikleri suçlar farklı konularda ele alınır ve buna göre cezai işlemler uygulanır. Özellikle kamuda çalışan görevlilerin bir başkasından rüşvet alması sonucunda işlediği suçun cezası yasal olarak oldukça fazladır. Kamuda faaliyet gösteren çalışanların rüşvet suçundan uzun süre hapis cezalarına çarptırılması için mahkeme net karar verir.

Bunun dışında kamuda çalışanların görevleri esnasında kendilerinin kontrolü altına emanet edilmiş olan değerli eşyalara bir şekilde el koyarak temin etmesi durumunda bu suçun da yasalar çerçevesinde büyük cezası vardır. Böyle durumlarda işlenen suçlardan dolayı kamu görevlilerin sorumluluklarını kötüye kullanmalarından dolayı hapis ve para cezasına çarptırılır. Görevlerinde yanlış ve usulsüz hareketlerde bulunan çalışanlara savcılığın talimatı ile dava açılarak hem para hem de hapis cezalarına çarptırılmaları için her türlü işlemler için çalışmalar sürdürülmeye devam edilir. Bunun sonucunda suçlular hak ettikleri cezayı alır.

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Nedir? Ne Tür Ceza Verilir?

Özellikle kamu alanında çalışanların görevlerini ve sorumluluklarını istenildiği şekilde yapmadıkları zaman ve yaptıkları işleri de yasa dışı yollarla yapmaları durumunda hapis cezalarına çarptırılır. Genellikle işlenen suçun durumlarına göre hapis süreleri belirlenir. Ama kamuda çalışanların görevlerini kötü bir şekilde yerine getirmelerinden dolayı alacakları hapis cezasının süresi yaklaşık olarak 6 ay ile 2 yıl olarak belirlenir. Kamuda çalışanların görevlerini en iyi şekilde yapamamaları durumunda savcılık tarafından şikâyetler üzerine dava açılarak suçlunun en ağır cezalara çarptırılması sağlanmalıdır.

Alınan Hapis Cezası Başka Cezalara Dönüştürülebilinir Mi?

Kamu alanında çalışanların görevlerini doğru bir şekilde yapmadıklarından ve yaptıkları işleri usulsüz bir şekilde yapmalarından dolayı savcılığın açtığı dava sonucunda verilen hapis cezalarının paraya dönüştürülme gibi bir durumu olabilir. Kamuda görevlerini kötü bir şekilde yerine getiren çalışanların belli talepleri doğrultusunda mahkeme tarafından verilen karar ile suçluların hapis cezalarının süresine orantılı bir şekilde para cezasına çarptırılmaları kesinleşir.

Bu durumda suçlular hapis cezasından kurtularak para cezalarına tabii tutulur. Suçluların para cezalarını ödemek için talepte bulunmalarında belli zaman vardır. Bu zamanı geçirdikleri takdirde hiçbir şekilde hapis cezalarını paraya çevirtemezler. Bu yüzden kamuda uygunsuz ve sorumsuz bir şekilde faaliyet gösterenlerin aldıkları hapis cezalarını paraya çevirtmek için verilen süreleri takip etmeleri gerekir. Bu süre zarfında suçluların talepleri mahkeme tarafından onaylanır.

 

YARGITAY IŞIĞINDA GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU VE AÇIKLAMALAR

TCK’nun “Görevi kötüye kullanma” başlıklı 257. maddesinin uyuşmazlık konusuna ilişkin ilk iki fıkrası da; Cezası

“1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.

Uyuşmazlık konusunun çözümüne ilişkin olarak, maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınan “ihmali davranışlarla görevi kötüye kullanma” suçu değerlendirilmelidir. Anılan fıkra, suç tarihi itibarıyla “kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” şeklinde düzenlenmiş iken, 08.12.2010 gün ve 6086 sayılı Kanunla değişiklik yapılarak; “kazanç” ibaresi “menfaat,” “altı aydan iki yıla kadar” ibaresi ise “üç aydan bir yıla kadar” biçiminde değiştirilerek yukarıda yer verildiği şekilde yürürlükteki halini almıştır. Böylece bir yandan yaptırım miktarı yönünden lehe düzenlemeler getirilirken, öte yandan suçun oluşumu açısından “kazanç” yerine, daha geniş bir kavram olan “menfaat” ibaresine yer verilmiştir.

Madde metninden de anlaşılacağı üzere, kamu görevlisinin yapmakla görevli olduğu işi yapmaması veya kanuna göre yapılması gereken şekilde yerine getirmemesi veya vaktinde yapmayıp geciktirmesi suç sayılmıştır. Görevi kötüye kullanma suçu kasten işlenen suçlardan olup, bu suçtan söz edilebilmesi için; “kamu görevlisinin görevini bilerek ve isteyerek ihmal etmesi veya geciktirmesi” gerekir.

Türk Dil Kurumunun Türkçe Sözlüğüne göre ihmal; “yapmama, savsama” anlamına gelmekte, gecikme ise; “bir işin yapılması gereken zaman geçtikten sonra yerine getirilmesi” olarak tanımlanmaktadır.

Görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için, tek başına norma aykırı davranış yetmemekte, fiil sebebiyle “kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız bir kazanç veya suç tarihinden sonra yapılan değişiklik sonrası haksız menfaat sağlanması” gerekmektedir.

Böylelikle görevi kötüye kullanma suçu “zarar suçu” olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Türk Ceza Kanununun 257. maddesinin gerekçesinde bu husus; “Kamu görevinin gereklerine aykırı olan her fiili cezai yaptırım altına almak, suç ve ceza siyasetinin esaslarıyla bağdaşmamaktadır. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın belli koşulları taşıması halinde, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği kabul edilmiştir. Buna göre, kamu görevinin gereklerine aykırı davranışın, kişilerin mağduriyetiyle sonuçlanmış olması veya kamunun ekonomik bakımdan zararına neden olması ya da kişilere haksız bir kazanç sağlamış olması halinde, görevi kötüye kullanma suçu oluşabilecektir” şeklinde vurgulanmış, öğretide de; “Kanun koyucu, kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı olan her davranışını yaptırıma bağlamamıştır.

Görevinin gereklerine aykırı davranış, ancak belli koşulları taşıması halinde suç teşkil edecek, aksi takdirde şartları varsa disiplin hukuku bakımından değerlendirmeye tabi tutulacaktır. Nitekim maddede, görevin gereklerine aykırı davranışın suç teşkil etmesi, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız bir kazanç sağlanmasına bağlı tutulmuştur. Bu sonuçlara yol açmayan bir hareket, suç kapsamında mütalaa edilemeyecektir.

Görevin gereklerine aykırı hareket kişilerin mağduriyetine yol açmışsa suç gerçekleşir. Söz konusu mağduriyet sadece ekonomik bakımdan ortaya çıkan zararı ifade etmez. Mağduriyet kavramı, ekonomik zarardan daha geniş bir anlama sahiptir. Bireyin sosyal, siyasi, medeni her türlü haklarının ihlali sonucunu doğuran hareketler bu kapsamda değerlendirilmelidir” biçiminde ifade edilmiştir. (M. Emin Artuk-Ahmet Gökçen-A. Caner Yenidünya, Ceza Hukuku Özel Hükümler, 14. Baskı, Adalet Yayınevi Ankara 2014, s. 998-999) şeklinde açıklanmıştır.

Norma aykırı davranışın maddede belirtilen sonuçları doğurup doğurmadığının tespit edilebilmesi için, “mağduriyet, kamunun zarara uğraması ve haksız menfaat” kavramlarının açıklanması ve somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediklerinin belirlenmesi gerekmektedir. Mağduriyet kavramı, sadece ekonomik bakımdan uğranılan zararlarla sınırlı olmayıp, şahsi hakların ihlali sonucunu doğuran her türlü davranışı da ifade etmektedir. Haksız kazanç temin edilmesini içine alan “haksız menfaat sağlanması” ise, kişilere hukuka aykırı olarak maddi ya da manevi yarar sağlanmasıdır.

Kamunun zarara uğraması hususuna gelince; madde gerekçesinde “ekonomik zarar” olduğu vurgulanan bu kavramla ilgili olarak kanuni düzenleme içeren 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 71. maddesi uyarınca; “mevzuata aykırı karar, işlem, eylem veya ihmal sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması” olarak tanımlanan kamu zararı, her somut olayda hakim tarafından; bir işin, mal ya da hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınıp alınmadığı veya aynı biçimde yaptırılıp yaptırılmadığı, somut olayın kendine has özellikleri dikkate alınarak belirlenmelidir. Bu belirleme uğranılan kamu zararının miktarının kesin bir biçimde saptanması anlamında olmayıp, miktarı tespit edilmese dahi, işin veya hizmetin niteliği nazara alınarak, rayiç bedelden daha yüksek bedelle alım veya yapımın gerçekleştirildiğinin anlaşılması durumunda da kamu zararının bulunduğu kabul edilmelidir. Ancak bu belirleme yapılırken, norma aykırı olan her davranışın, kamuya duyulan güveni sarstığı, dolayısıyla kamu zararına yol açtığı ya da zarara uğrama ihtimalini ortaya çıkardığı şeklindeki bir ön kabulle de hareket edilmemelidir.

9 SORULAR

  1. ZELİHA CIBIR dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Merhabalar. Garip bir durumumuz var size danışmak istiyorum.

  2. İLAYDA BURHANLI dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Merhabalar. Garip bir durumumuz var size danışmak istiyorum.

  3. FATİH DAĞTEKİN dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Bu konuda dava dilekçesi nasıl yazılır nedeniler nasıl açıklanır.

  4. NEVAL TAŞTAN dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Size email olarak gönderdiğim davamda zaman aşımı söz konusumudur. teşekkürler….

  5. ZEHRA YÜZYIL dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Sayın avukat Mevcut davanın açma şartları nelerdir.?

  6. NADİDE SALTIK dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Dava ve avukat masrafları konusunda bilgi verebilir misiniz?

  7. ÜMRAN HALAÇ dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Size email olarak gönderdiğim davamda zaman aşımı söz konusumudur. teşekkürler….

  8. EGE MEKİKOĞLU dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Davanın şekli zamanı ve basarı olanağımız tam olarak nedir sizden bilgi rica edebilirmiyim…

  9. JİHAT CABADAK dedi ki:

    Görevi Kötüye Kullanma Suçu Merhabalar. Garip bir durumumuz var size danışmak istiyorum.

İLAYDA BURHANLI için cevap yaz

 

AVUKATA SORU SORUN

Bize Ulaşın




[recaptcha]

BİZE ULAŞIN

İletişim Bilgileri