Dava Dilekçesi Hazırlanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Dilekçe Hazırlarken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Dava Dilekçesi Hazırlanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler ve Dilekçede Görselliğin Önemi Nedir?

Gerek mahkeme dosyasına ek olarak yetkili mahkemeye sunulsun gerekse de beyan veya delil listesi için yetkili kurumlara iletilsin tüm dilekçelerde içeriğin ne olduğu kadar, bu içeriğin nasıl ifade edildiği de önem teşkil etmektedir.

Bununla birlikte görsel olarak da hazırlanması büyük önem taşıyan dilekçelerde baştan savma yazılmış, gerekli özen gösterilmemiş olanlar hakim veya bilirkişi tarafından da aynı özensizlikle okunmaktadır.

Bu noktada, lezzetli ancak görsel olarak göze hitap etmeyen bir biçimde hazırlanmış olan yemek üzerinden örnek vermek mümkündür. Bu durumda lezzetli olduğunu düşünseniz bile sadece görünüşü sebebiyle o yemeği yememek isteyebilirsiniz. Bu durumun bir benzeri dilekçeler içinde gayet tabii geçerli olmaktadır.

Dava Dilekçenin Usullere Göre Hazırlanması

Dilekçeyi okuyacak kişinin öncelikle dikkati çekilmelidir. Zira bu kişi dilekçenin özenle ve oldukça emek harcanarak hazırlandığına dair bir farkındalık yaşamalıdır. Görünen o ki tamamı büyük harflerle yazılmış dilekçeler bile mahkemelere sunulabilmektedir.

Hukuk çalışanları açısından böyle hazırlanmış dilekçeler, makama saygısızlık olarak kabul edilmektedir. Bu noktada dilekçenin görsel olarak sunuma hazır bir halde olması için, Microsoft Office programı olan Word programına da mümkün olduğu kadar hakim olunması önemlidir.

Dilekçelerde kullanılması gereken yazı tipi, her ne kadar kişinin kendi seçimine bırakılmış olsa da, font seçiminde abartıya kaçmamak, mümkün olduğunca akıcı bir şekilde okunması mümkün olan fontları seçmek önem teşkil etmektedir. Bu bağlamda yazı boyutu seçiminde de en uygun olarak 12 punto seçilmelidir. Çünkü bu rakamdan daha küçük boyutlar okunmayı zorlaştırırken daha büyükler de görsel açıdan rahatsız edici olarak kabul edilmekte ve amatör bir görüntü ortaya koymaktadır.

Dava Dilekçesinde Görselliğin Önemi

Dilekçenin yazıldığı makamın kalın (bold) olarak yazmak ve kâğıdın tam ortasında yer alacak şekilde yerleştirmek dilekçe hazırlarken dikkat edilmesi gereken önemli hususlardır. Bununla birlikte davacı, davalı, dilekçe konusu, talep gibi başlıkların da yine kalın olarak gözükmesi sağlanmalıdır.

Hizalamalara dikkat edilmesi satır aralarındaki boşlukların nizami olması dilekçenin görsel açıdan muazzam olması konusunda dikkat edilmesi gereken bir diğer hususlardır. Bu noktada bir üst başlıkta hizalama tam olarak nereden yapılmışsa, sonraki diğer başlıklarda da aynı nokta üzerinden hizalamanın yapılması gerekmektedir.

Hizalama konusunda daha kolaylık yaşayabilmeniz için boşluk tuşu yerine tab tuşunu kullanmak hizalamanın daha kolay bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Bunun yanında dilekçede farklı yazı karakterlerinin fazlaca kullanılmamasına da dikkat edilmesi gerekmektedir.

Türkiye’de Görülen Dava Türleri Nelerdir?

Türkiye’de hukuk sistemi, çeşitli dava türlerini kapsayan geniş bir yelpazeye sahiptir. Her dava türü, farklı hukuki meselelerin çözümüne yönelik olarak düzenlenmiştir. İşte Türkiye’de yaygın olarak görülen dava türlerinden bazıları:

1. Hukuk Davaları

Hukuk davaları, bireyler arasındaki özel hukuka ilişkin anlaşmazlıkları çözmek amacıyla açılan davalardır.

Boşanma Davaları: Evlilik birliğinin sona erdirilmesi için açılan davalardır. Boşanma davası, anlaşmalı veya çekişmeli olarak ikiye ayrılır.

Miras Davaları: Mirasın paylaşımı, mirasçıların haklarının korunması ve miras bırakanın borçlarının ödenmesi için açılan davalardır.

Tazminat Davaları: Haksız fiil veya sözleşmeye aykırılık nedeniyle zarara uğrayan kişinin zararının giderilmesi için açılan davalardır.

İş Davaları: İşçi ile işveren arasındaki iş ilişkilerinden doğan uyuşmazlıkları çözmek için açılan davalardır.

Kira Davaları: Kiracı ile kiraya veren arasındaki kira sözleşmesinden doğan anlaşmazlıkların çözümüne yönelik davalardır.

2. Ceza Davaları

Ceza davaları, suç işlediği iddia edilen kişilerin yargılanması amacıyla açılan davalardır.

Ağır Ceza Davaları: Cezası ağır olan suçlar için açılan davalardır, örneğin cinayet, ağır yaralama, büyük çaplı dolandırıcılık.

Asliye Ceza Davaları: Daha hafif suçlar için açılan davalardır, örneğin basit yaralama, hırsızlık, tehdit.

Çocuk Ceza Davaları: Suç işlediği iddia edilen çocukların yargılanması için açılan davalardır.

3. İdari Davalar

İdari davalar, idarenin işlemlerine, eylemlerine veya ihmallerine karşı açılan davalardır.

İptal Davaları: İdari işlemlerin hukuka aykırılığı nedeniyle iptali için açılan davalardır.

Tam Yargı Davaları: İdarenin eylemleri veya ihmalleri nedeniyle zarar gören kişilerin zararlarının tazmini için açılan davalardır.

İdari Para Cezalarına İtiraz Davaları: İdarece verilen para cezalarına karşı açılan davalardır.

4. Ticaret Davaları

Ticaret davaları, ticari işletmeler arasındaki uyuşmazlıkların çözümüne yönelik davalardır.

Şirket Davaları: Şirketlerin kuruluşu, yönetimi, birleşmesi, bölünmesi ve tasfiyesi gibi konularda açılan davalardır.

Çek ve Senet Davaları: Çek ve senet gibi kıymetli evraklardan doğan uyuşmazlıkların çözümü için açılan davalardır.

Rekabet Davaları: Rekabetin korunması ve haksız rekabetin önlenmesi için açılan davalardır.

5. Aile Davaları

Aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıkların çözümüne yönelik davalardır.

Nafaka Davaları: Eş ve çocuklar için nafaka talep edilen davalardır.

Velayet Davaları: Çocukların velayetinin kime verileceği konusunda açılan davalardır.

Evlilik İptali Davaları: Evliliğin hukuken geçersiz sayılması için açılan davalardır.

6. İcra ve İflas Davaları

Borçların tahsili ve borçlunun iflası ile ilgili davalardır.

İcra Takipleri: Alacaklının alacağını tahsil etmek için başlattığı icra işlemleridir.

İflas Davaları: Borçlunun iflasının mahkeme kararı ile ilan edilmesi için açılan davalardır.

Haciz Davaları: Borçlunun mallarına el konulması için açılan davalardır.

Türkiye’deki dava türleri, çeşitli hukuki konularda adaletin sağlanmasına yönelik olarak düzenlenmiştir. Her dava türü, kendi içinde farklı prosedürler ve yasal gereklilikler içerir. Hukuki bir sorunla karşılaşıldığında, doğru dava türünü belirlemek ve gerekli başvuru işlemlerini gerçekleştirmek önemlidir. Bu süreçte uzman bir avukattan destek almak, hakların korunması ve adaletin sağlanması açısından büyük önem taşır.

(60) Kez Görüntülendi

0 SORULAR

  1. Veli Bey dedi ki:

    İş hayatım var emekli oldum hala özel bir şirkette çalışıyorum. Ev aldık evlendikten sonra ama eşinin adına tapu ondan önce bir evlilik yapmıştım o evlilikten kizin var diye benim üzerine yap deddi ve tapuyu onun üstüne yaptım .sonra emeklilik tazminatını eşimin hesabına attım. O paralara oğluma araba aldım. Şimdi bana evden çık yoksa polisle atarız diyorlar. Ne Yapmalıyım

    • İlkay Uyar Kaba dedi ki:

      Çok üzücü bir durum yaşıyorsunuz, sakin olmanızı tavsiye ederim. Hukuken, evlilik birliği içinde alınan mallar “edinilmiş mal” sayılır ve eşinizin üzerine tapu kayıtlı olsa bile sizin de mal rejiminden kaynaklanan haklarınız vardır. Yani evden tamamen çıkarılmanız mümkün değildir. Polis sadece mahkeme kararı olmadan sizi evden zorla çıkaramaz. Emeklilik tazminatı da evlilik birliği içinde ortak mal sayılır, onunla alınan araba için de hak iddia edebilirsiniz. Şu aşamada evden çıkmayın, mutlaka bir aile hukuku avukatına başvurun ve gerekirse mal paylaşımı davası açın. Haklarınızı kaybetmemek için resmi yoldan hareket edin.

  2. Miran dedi ki:

    Çocuğuma okula giderken sözlü ve fiilen saldırı yapılmaktadır emliyete gittik aile mahkemesine dilekçe yazıp verin dendi nasıl bir dulekçe yazılıcak bilmiyorum yardımcı olursanız sevinirim.

    • İlkay Uyar Kaba dedi ki:

      Çocuğunuza yönelik sözlü ve fiili saldırı ciddi bir durumdur ve hem ceza hukuku hem de aile hukuku kapsamında korunma talep edebilirsiniz. Emniyete başvuru yaptıktan sonra aile mahkemesine verilecek dilekçe ile “koruma tedbiri” talep edebilirsiniz. Bu dilekçede; çocuğunuzun okul yolunda saldırıya uğradığını, güvenliğinin tehlikede olduğunu, psikolojik ve fiziksel zarar gördüğünü ayrıntılı şekilde anlatmanız gerekir. Talebiniz, saldırganların çocuğunuza yaklaşmasının yasaklanması, okul çevresinde güvenliğin sağlanması yönünde olabilir. Böylece mahkeme, 6284 sayılı Kanun kapsamında koruma kararı verebilir. En kısa sürede dilekçeyi sunmanız çok önemlidir.

  3. Yakup dedi ki:

    10 yıl ödemekte olduğum yoksulluk nafakasını.eski eşimin isteği üzerine vazgeçmek istemektedir.
    Nasıl bir dilekçe yazılmalı.

    • İlkay Uyar Kaba dedi ki:

      aile mahkemesine dilekçe ile dava açılması gerekir. Dilekçede, nafaka alacaklısı olan eşin açıkça “nafaka hakkından feragat ettiğini” belirtmesi önemlidir. Bu beyan yazılı ve imzalı olarak sunulduğunda mahkeme, nafakanın kaldırılmasına karar verebilir. Siz de davalı olarak bu talebi kabul ettiğinizi bildirebilirsiniz. Böylece nafaka borcunuz sona erer. Ancak ileride yeniden nafaka talep edilmemesi için dilekçede “nafaka hakkından feragat ediyorum, bir daha talep etmeyeceğim” ifadesi yer almalıdır. Bu nedenle dilekçenin özenle hazırlanması tavsiye edilir.

AVUKATA SORU SOR

 

AVUKATA SORU SORUN

Bize Ulaşın




    [recaptcha]

    BİZE ULAŞIN

    İletişim Bilgileri