Anlaşmalı Boşanmadan Sonra Hangi Davalar Açılabilir? Anlaşmalı boşanma, tarafların boşanmanın tüm sonuçlarında uzlaşarak evlilik birliğini sona erdirmesidir.
Ancak boşanma kesinleştikten sonra dahi, bazı koşullar oluştuğunda taraflardan biri birtakım davalar açma hakkına sahip olabilir. Bu nedenle, “Boşandıktan sonra artık hiçbir şey talep edilemez” algısı her zaman geçerli değildir.
Peki, anlaşmalı boşanmadan sonra hangi durumlarda dava açılabilir? Hangi haklar saklı kalır? Tüm detaylarıyla ele alıyoruz:
1. Nafaka Artırım Davası
Anlaşmalı boşanma protokolünde yoksulluk nafakası bağlanmışsa, zaman içinde değişen ekonomik koşullar doğrultusunda nafaka miktarı yetersiz kalabilir.
Nafaka alacaklısı (genelde kadın), nafakanın artırılması için dava açabilir.
Şart: Enflasyon, gelir azalması, sağlık durumu gibi gerekçelerle mevcut nafakanın yetersiz hale gelmesi.
Süre: Herhangi bir süreye tabi değildir. Ekonomik koşullar değiştiği sürece talep edilebilir.
2. Anlaşmalı Boşanmada Vazgeçilen Mal Rejimi Hakkı İçin Dava Açılamaz
Eğer protokolde “mal paylaşımı konusunda karşılıklı olarak haklarımızdan feragat ettik” ibaresi varsa, taraflar mal rejiminin tasfiyesi için tekrar dava açamaz.
Ancak protokolde mal rejimi hiç düzenlenmediyse, sonradan şu dava açılabilir:
Mal Rejiminin Tasfiyesi (Paylaşımı) Davası
Anlaşmalı boşanmada mal rejimiyle ilgili herhangi bir hüküm konulmamışsa:
Taraflar boşandıktan sonra edinilmiş malların paylaşımı için dava açabilir.
Bu dava, boşanma kesinleştikten sonra başlar.
Süre: Boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde açılmalıdır (hak düşürücü süre).
4. Velayet Değişikliği Davası
Boşanma sırasında çocukların velayeti genellikle bir tarafa bırakılır. Ancak zamanla:
Çocuğun üstün yararı değişirse,
Velayet hakkı verilen ebeveyn görevini kötüye kullanırsa,
Çocuğun sağlığı, eğitimi veya gelişimi olumsuz etkilenirse,
Velayet hakkı diğer ebeveyne geçebilir.
Süre: Her zaman açılabilir. Mahkemeler “çocuğun üstün yararını” esas alır.
5. İştirak Nafakası Artırımı / Azaltımı / İptali Davaları
Çocuğun bakım, eğitim ve sağlık giderleri için ödenen iştirak nafakası:
Artan ihtiyaçlar veya ekonomik koşullarda değişiklik olursa,
Nafaka borçlusunun geliri düşerse,
Taraflardan biri nafaka miktarının artırılması, azaltılması veya kaldırılması için dava açabilir.
Süre: Gerekçeye bağlı olarak istenilen zaman açılabilir.
6. Aile Konutu Şerhi Davası
Boşanma sırasında aile konutu şerhi düşülmemiş ancak taraflardan biri konutta oturmaya devam ediyorsa, mülkiyet sahibi olmayan eş sonradan:
Aile konutu şerhinin tapuya işlenmesi için dava açabilir.
7. Boşanma Protokolünün İptali veya Uyarlanması Davası Açılabilir mi?
Kural olarak hayır. Anlaşmalı boşanma protokolü kesin hüküm doğurur. Ancak şu iki istisna vardır:
Protokol irade fesadıyla imzalanmışsa (örneğin kandırma, tehdit, baskı varsa),
Protokolün ifası imkânsız hale gelmişse (aşırı ifa güçlüğü),
O takdirde, protokolün iptali veya uyarlanması davası açılabilir. Ancak bu davalar çok sınırlı durumlarda kabul edilir.
Anlaşmalı boşanma sonrası tapu devri yapılmazsa ne olur?
Anlaşmalı boşanma protokolünde açıkça yer alan bir taşınmaz devri taahhüdü yerine getirilmezse, alacaklı eş, aile mahkemesinden alınan kesinleşmiş karar ve protokole dayanarak “tapu iptal ve tescil davası” açabilir. Bu dava, Türk Medeni Kanunu’nun 716. maddesi uyarınca tapunun mahkeme kararıyla karşı tarafa tescilini sağlar ve söz verilen mülkiyet hakkı yasal yolla elde edilir.
Boşanma Bitse de Hukuki Haklar Devam Edebilir
Anlaşmalı boşanma, evliliği sona erdirse de; nafaka, mal paylaşımı, velayet gibi birçok konuda tarafların sonradan dava açma hakkı saklı olabilir. Her durumun protokoldeki ifadeye, mahkeme kararına ve sonradan oluşan koşullara göre değerlendirilmesi gerekir.
Not: Bu yazı bilgilendirme amaçlıdır. Somut olaylarda mutlaka bir aile hukuku avukatından profesyonel destek alınmalıdır.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?