İstifa Durumunda Kıdem Tazminatı Emsal Karar

İstifa Durumunda Kıdem Tazminatı Emsal Karar! Kendi İsteğiyle İşten Ayrılan İşçinin Kıdem Tazminatı Hakkı Var Mı? İş hayatında, çalışanların işten ayrılma nedenleri çeşitli olabilir. Kendi isteğiyle işten ayrılan bir işçinin kıdem tazminatı alıp almayacağı konusu ise, hukuki olarak oldukça önemli bir detaydır.

Genel kural olarak, işten kendi isteğiyle ayrılan, yani istifa eden bir işçi kıdem tazminatı hakkına sahip değildir. Ancak, bu durumun bazı istisnaları bulunmaktadır. Eğer belirli şartlar yerine getirilirse, işçi kendi isteğiyle işten ayrılsa bile kıdem tazminatı alabilir.

Kendi İsteğiyle İşten Ayrılan İşçinin Kıdem Tazminatı Alabileceği Durumlar

Kendi isteğiyle işten ayrılan bir işçi, kıdem tazminatı alabilmek için belirli şartları sağlamalıdır. Bu şartlar, yasal düzenlemelerle belirlenmiş olup, işçinin haklarının korunmasını amaçlar. İşte bu şartlar:

İş Sözleşmesinin Kıdem Tazminatına Hak Kazanacak Şekilde Sona Ermesi: İşçi, kıdem tazminatı alabilmek için iş sözleşmesini haklı bir nedenle feshetmelidir. İş Kanunu’na göre, işçinin haklı nedenle fesih yapabileceği durumlar kanunda açıkça belirtilmiştir. Örneğin, sağlık sorunları, ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışlar veya zorlayıcı sebepler bu nedenler arasında yer alır.

Evlenme Sebebiyle İşten Ayrılma: Kadın çalışanlar, evlilik tarihinden itibaren bir yıl içinde iş sözleşmesini feshederek kıdem tazminatı talep edebilirler. Bu durumda, iş sözleşmesinin feshi yazılı olarak yapılmalı ve evlilik belgesi işverene sunulmalıdır. Ayrıca, fesih nedeninin evlilik olduğu açıkça belirtilmelidir.

Emeklilik veya Yaşlılık Aylığı Hakkının Doğması: İşçi, emeklilik veya yaşlılık aylığı almaya hak kazandığında, kendi isteğiyle işten ayrılması durumunda kıdem tazminatı alabilir.

Zorlayıcı Sebepler: İşyerinde bir haftadan uzun süre işin durmasına neden olacak zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa, işçi bu durumu gerekçe göstererek iş sözleşmesini feshedebilir ve kıdem tazminatı talep edebilir.

İstifa Durumunda Kıdem Tazminatı Hakkı ve İspat Yükümlülüğü Kimdedir?

İşçinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için, işten ayrılmasının haklı bir nedene dayandığını ispat etmesi gerekmektedir. Bu durumda ispat yükümlülüğü, iddiayı ileri süren tarafa aittir. Örneğin, işçi sağlık sorunları nedeniyle iş sözleşmesini feshetmişse, bu durumu sağlık raporlarıyla ispatlamalıdır. Aynı şekilde, işveren işçiyi haksız bir nedenle işten çıkardığını iddia ederse, bunu kanıtlamakla yükümlüdür.

İşçi Açısından Haklı Fesih Sebepleri Nelerdir?

İş Kanunu’nun 24. maddesine göre, işçi aşağıdaki sebeplerle iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir ve kıdem tazminatına hak kazanır:

Sağlık Sebepleri: İşin niteliği, işçinin sağlığı için tehlike oluşturuyorsa, işçi iş sözleşmesini feshedebilir.

Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Uymayan Haller: İşverenin, işçiye veya ailesine karşı şeref ve haysiyet kırıcı davranışlarda bulunması, cinsel taciz gibi durumlarda işçi iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir.

Zorlayıcı Sebepler: İşyerinde bir haftadan fazla süre işin durmasına neden olan zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa, işçi iş sözleşmesini feshedebilir.

Kendi İsteğiyle İşten Ayrılan İşçinin Tazminat Hakkı

İşçi, haklı bir sebep olmaksızın işten ayrıldığında, kıdem tazminatı hakkını kaybeder ve işveren, ihbar tazminatı talep edebilir. Ancak, işçi işten ayrılmasının haklı bir nedeni olduğunu ispat ederse, kıdem tazminatına hak kazanabilir.

Yargıtay’dan Emsal Niteliğinde Karar: İstifa Durumunda Kıdem Tazminatı Emsal Karar.

Zonguldak’ta bir bankada çalışan gişe görevlisi vatandaş, çalıştığı kurum tarafından başka bir şubeye tayin edildi. Gişe görevlisi, bankanın Ereğli şubesinde göreve devam etmek istemediği gerekçesiyle istifa etti. Bunun ardından ilgili kurumdan davacı olan gişe görevlisi vatandaş kıdem tazminatı almaya hak kazandı.

Yargıtay tarafından sonuçlanan davada birçok çalışanı yakından ilgilendiren emsal niteliğinde bir karar ortaya çıktı. Buna göre bir işçi, ortada gerekli sebepler olmadan çalıştığı kurum tarafından, kurumun başka bir şubesine tayin edildiğinde istifa ederse kıdem tazminatı almaya hak kazanacak.

Emsal kararın çıkmasında yaşanan dava süreci şöyle gelişti: Zonguldak’ta bir bankada bir süredir görev yapmakta olan gişe görevlisi vatandaş, ortada hiçbir gerekli sebep yokken tayin edildi. Banka yönetimi tarafından geçerli nedenler ortaya koyulmadan yapılan bu tayin gişe görevlisi işçiyi memnun etmedi. Bu sebeple, çalıştığı bankanın Ereğli şubesinde görevine devam etmek istemeyen gişe görevlisi vatandaş banka yönetimine istifasını sunarak işinden ayrıldı.

Gişe Görevlisi İstifasının Ardından İş Mahkemesi’ne Başvurdu

Zonguldak il merkezinden, Ereğli şubesine tayin edilen gişe görevlisi vatandaş yaşanan bu durumu İş Mahkemesi’ne taşıdı. İş Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde, Ereğli şubesine yapılan tayin işleminin hiçbir gerekçeye dayanmadığını ve bu kararın objektif bir karar olmadığını belirterek kendi iradesiyle istifa etmesine rağmen kıdem tazminatı talebinde bulundu. Başvuruyu tüm detaylarıyla inceleyen İş Mahkemesi hâkimleri, davacının haksız sebeple tazminat talebinde bulunduğuna hükmederek davayı reddetti. Bu dava sonucuna itiraz hakkı bulunan gişe görevlisi vatandaş, davayı temyiz mahkemesine taşıdı.

Yargıtay’dan Tüm Çalışanları İlgilendirecek Nitelikte Emsal Karar

Yargıtay’a taşınan davada, başvuru Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından incelendi. Bu inceleme sonucunda gişe görevlisi vatandaş haklı bulundu. Yargıtay’ın emsal niteliğindeki bu kararında: “Sözleşmede bulunan nakil yetkilisinin, işverene görevin makul sınırlarını aşar nitelikte yetki tanımaz.” denilerek gişe görevlisi vatandaşın kıdem tazminatı talebini geçerli buldu. Bu karar neticesinde kendi iradesiyle istifa etmiş olan gişe görevlisi vatandaş, istifa ettiği banka kurumundan kıdem tazminatı almaya hak kazandı.