Sağlık Hukuku Avukatı Ankara

saglik-hukuku-avukati-ankara

Sağlık Hukuku Avukatı Ankara, Sağlık hukuku kapsamı, özetle günümüzde büyük bir öneme sahip olan hasta hakları kavramıyla birlikte değerlendirilmeye tabi tutulan bir hukuk dalıdır. Hasta hakları olarak tabir edilen kavram ise doktrin ve tıp sektöründe 1970’li yıllardan itibaren gündeme getirilen bir konudur. Ancak kendi hukuk sistemimizde bizim mevzuatımıza Sağlık Bakanlığı öncülüğünde 1998 yılında gündeme getirilmiştir.

Zira söz konusu yıl içerisinde yayınlanan Hasta Hakları Yönetmeliği ile yasal zemine oturtulan hasta hakları, o günden bu yana sağlık hukuku sistemimizin önemli bir parçası olarak kabul edilmektedir.

Sağlık hukukunun temel hareket alanı hasta hakları üzerine oluşturulmaktadır. Çünkü sağlık hukukuna ilişkin meydana gelen tüm hukuki anlaşmazlıklar, hasta hakları temelinde gündeme gelmektedir. Bu bağlamda hasta hakları kavramı;

  • Hastaların kendileriyle ilgili tedavi, muayene ve tüm sağlık işlemleri ile ilgili olarak bilgilendirilmesi
  • Hastaların herhangi bir sağlık personelinden insani şartlara uyan ve kolay ulaşılabilir bir şekilde sağlık hizmeti alabilmelerinin sağlanması

ve buna benzer konuları kapsamaktadır. Dolayısıyla bu tür konular çerçevesinde gündeme gelen hukuki uyuşmazlıkların genellikle sağlık hizmeti sunan kurum, kuruluş, doktor veya diğer sağlık personelleri ile sağlık hizmetinden faydalanan hasta veya muayene olan kişiler arasında olduğu görülmektedir.

Sağlık Hukuku Ceza ve Tazminat Sorumluluğu

Sağlık hukuku kapsamında hekimlerin görev ve sorumlulukları belirli sınırlar çerçevesinde belirlenmiş olup, söz konusu hekim veya diğer sağlık personellerinin bu sınırlara uyumlu hareket etmeleri önem teşkil etmektedir. Zira hekimlerin görevi gereği vücut bütünlüğüne müdahale niteliği taşıyan eylemlerin gerçekleştirilmesine ilişkin görev ve sorumlulukları, sağlık hukukunun temel konularından biri olarak öne çıkmaktadır. Çünkü hekimlerin söz konusu görev ve sorumlulukların belirlenmiş olduğu yasa veya mevzuata aykırı eylemler içinde bulunmaları halinde, hem cezai hem de hukuki birtakım sorumluluklar ile karşılaşmaları mümkün olmaktadır. Bu noktada hukuki sorumluluklardan kasıt tazminat hususudur.

Dolayısıyla hekimlerin bu tür görev ve sorumluluklara ilişkin düzenlenen ilgili mevzuatlar sadece hekimlerin gerçekleştirmiş oldukları haksız fiiller kapsamında değerlendirilmemektedir. Aynı zamanda ihmal olarak nitelendirilebilecek şekilde hekimin görevinin gerekliliklerini yerine getirmemesi durumlarında da özen yükümünün ihlali söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla bu tür hallerde de gerçekleştirdikleri haksız fiiller sebebiyle hekimler açısından birtakım sorumluluklar ile karşılaşılması mümkün olmaktadır.

Sağlık hukuku kapsamında öne çıkan yükümlülükler bağlamında hekimlere biçilen görev ve sorumlulukların yanında özel sağlık kuruluşlarının ve idarenin de sorumluluğundan bahsedilmesi gerekmektedir. Zira hastalar hekimlerin sorumluluğu altında gerçekleşen herhangi bir haksız fiil yüzünden zarara uğrayabilecekleri gibi aynı zamanda özel sağlık kuruluşlarından veya idarenin ihmalkarlığı sebebiyle de zarara uğrayabilmektedir. Çünkü sağlık hizmetlerinin bir kamu hizmeti olduğu göz ardı edilmemelidir. Bu sebeple idarenin görev ve yükümlülükleri arasında sağlık hizmeti verilmesine ilişkin birtakım hususlar da öne çıkmaktadır. Hizmet kusurundan kaynaklanan sorumluluklar idareyi bağladığı gibi aynı zamanda idarenin kusursuz sorumluluğu da yargı içtihatları ile geniş bir alanda uygulanmaktadır.

Sağlık Hukuku Avukatı Ankara Danışmanlık

Gizem Bucak Avukatlık Bürosu bünyesinde çalışmalarını sürdüren uzman sağlık hukuku avukatı kadromuz, sizlere en iyi çözümleri üretmek amacıyla görev aldıkları her davada titizlikle çalışmaya devam etmektedir. Zira kişilerin hayatlarında oldukça önemli bir yere sahip olan gerek yaşamlarının devamı gerekse de vücut bütünlüklerini koruma konusunda önem teşkil eden hususların olması sebebiyle sağlık hukuku davalarında uzman avukat desteği alınması önem teşkil etmektedir.

Avukatlık büromuz kapsamında yürütülen sağlık hukuku işlemlerinde, hastanelere, tedavi merkezlerine, muayenehanelere, estetik merkezlerine, doktor ve sağlık sektörü çalışanlarına, hasta ve hasta yakınlarına kadar oldukça geniş çerçevede hukuki hizmet vermekteyiz. Bu noktada profesyonel hukuk desteğinden yararlanabileceğiniz sağlık hukuku alanında avukat ve danışmanlık alabilirsiniz. İlkay Hukuk Bürosu olarak sağlık hukuku alanında hizmetler şunlardır:

  • Sağlık kurumları personellerinin sözleşmeleri kapsamındaki ilişkilerinin hukuki açıdan düzenlenmesi
  • Hasta ve hekimler arasında yaşanan uyuşmazlıkların çözümü
  • Hasta ve hekim haklarına ilişkin danışmanlık hizmetleri
  • Malpraktis davalarında ilgili hekim hakkında tazminat talebi
  • Malpraktis davalarında ilgili hekim hakkında cezai sorumluluklar
  • İdari sağlık kuruluşları veya özel hastaneler, sağlık kuruluşları, tedavi merkezleri sorumlulukları
  • Sağlık sigortası uyuşmazlıklarının ortadan kaldırılması

Büromuzun uzman avukat desteğinden yararlanarak sağlık hukuku kapsamında karşılaştığınız tüm hukuki ihtilaflarda, menfaatlerinizi en iyi şekilde koruyan ve sizi hukuki alanda en iyi şekilde temsil eden uzman sağlık hukuku avukatlarımız hakkında daha detaylı bilgilere ulaşmak için büromuzla iletişime geçebilirsiniz.

Doktor tazminat davası

Türkiye’de uygulanan Hasta Hakları Yönetmeliğinin hükümleri, doktor kusurları, doktorların özenli çalışma ve etik çalışma yükümlülüğünü yerine getirilmemesi durumlarında doktor için tazminat davası açılması sonucunu doğurabilir. Doktorların sorumluklarından bahsedebilmek için hastanın bir zarara uğraması gerekir ve bu durumda doktor tazminat davası açılabilir.

Doktor tazminat davası için sağlık hukuku çerçevesinde, Türk Ceza Kanunu, Türk Medeni Kanunu ve Borçlar kanunu esasları uygulanabilir. Sağlık hukuku davaları, doktor ile hasta arasındaki sözleşmeden doğan sorumlulukları kapsar. Yanlış teşhis ve tıbbi tedavi ile sonrasında gerçekleşebilecek sonuçlar, zararlar doktor tazminat davası açılması hususunda belirleyici niteliktedir.

Doktorlar için maddi ve manevi tazminat davası açılabilir

Sağlık hukuku davalarında tıbbi müdahaleden kaynaklanan zararlar, maddi ve manevi tazminat unsurlarını gündeme getirir. Maddi tazminatlar, hastanın yoksun kalma tazminatı olarak ifade edilebilir ve farklı yöntemler kullanılarak hesaplanır. Manevi tazminatlar ise yanlış bir tıbbi uygulama sonrasında kişinin bedenen ve ruhsal açıdan gördüğü zararlar, acı, keder olarak tanımlanmıştır. Ayrıca hastanın ölümü durumunda yakınları için de manevi tazminat davası açma hakkı doğar.

Estetik ameliyat davaları

Ülkemizde doktor uygulamalarından doğan maddi ve manevi tazminat davaları incelendiğinde, estetik ameliyat davaları yaygın olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde sağlık teknolojilerinin hızla gelişmesiyle, sadece cerrahi ve sağlık amaçlı yapılan değil; estetik amaçlı  yapılan operasyonların sayısı ve niteliği de değişmektedir.

Hastaların, daha güzel görünebilmeleri adına bıçak altına yattıkları estetik operasyonları Sağlık Bakanlığı tarafından çok yoğun ve kapsamlı bir şekilde denetim altındadır. Ancak estetik operasyonlar gerek maliyetli olmaları, gerekse nispeten kolay operasyonlar olmaları nedeniyle sağlık kuruluşların usulsüz ve yetkisiz, kayıt dışı çalışmaları sonucunu doğurmaktadır. Böylece mahkemelerdeki estetik ameliyat davaları sayısı da sürekli artmaktadır. Hatta son yıllarda birçok dava ve yaşanan hasta mağduriyetleri medya tarafından haber konusu olarak karşımıza çıkıyor.

Bireylerin estetik ameliyat davalarına konu olmamaları için operasyonları uygulayan hekimlerin ya da sağlık personelinin yetkileri, Sağlık Bakanlığı tarafından izin verilen ekipmanların ve ilaçların kullanıldığından emin olmaları gereklidir. Ayrıca yapılan operasyonları belirli bir sözleşme ile kayıt altına alınması, estetik ameliyat davaları için ispat bakımından dikkat edilmesi gereken çok önemi hususlardır.

Hastane tazminat davası

Sağlık hukukuna ilişkin davalarda odak noktasında çoğu zaman hekim, doktor ve diğer sağlık çalışanlarının kusurlarından kaynaklanan hukuki süreçler bulunur. Ancak sadece doktorlar değil, hastaneler de hastaların uğrayacakları zararlardan sorumlu tutulabilir. Başka bir deyişle; hastalar tıbbi uygulamalar nedeniyle doğan maddi ve manevi tazminat davaları, hastane tazminat davası olarak da açılabilir.

Ticari işletmeler gibi yönetilen hastaneler, doktor kusurlarında çeşitli şekillerde pay sahibi olabilir. Kadrosunda doktor ve tüm sağlık personellerine çağımızın gerektirdiği imkanları sunması gereken hastaneler, bu sorumluluklarını yerine getirmediği durumlarda hastane tazminat davası söz konusu olacaktır.

Sağlık hukuku avukatları, müvekkilleri olan hastaların uğradıkları zararlar için doktor kusurları kadar hastanelerin sorumluluğunu da araştırırlar. Tıbbi uygulamalardan dolayı mağduriyet yaşayan hastalar, hastane tazminat davası açma hakkına sahiptir.

Hastane tazminat davası açıldığında dayanak noktalar Özel Hastaneler Kanunu, Borçlar Kanunu ve Türk Ceza Kanunu hükümleri olmalıdır. Hastaneler kanunlardan doğan yükümlülükleri yerine getirmek durumundadır. Ayrıca hastalar, tedavi amacıyla gittiği bir hastane ile borç alacak ilişkisi girer ve bu ilişki bile dava konusu edilebilir.

AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?

AVUKATA SORU SOR

 

AVUKATA SORU SORUN

Bize Ulaşın




[recaptcha]

BİZE ULAŞIN

İletişim Bilgileri