Sebepsiz Zenginleşme Davası Nedir? Hangi Hallerde Açılır? Günlük hayatta taraflar arasında yapılan işlemlerin ya da ödemelerin her zaman geçerli bir hukuki sebebe dayanmadığı durumlar olabilir.
İşte bu gibi hallerde sebepsiz zenginleşme davası, hakkı ihlal edilen kişiye alacağını geri alma imkânı sunan bir hukuk yoludur.
Peki bu dava hangi durumlarda açılır? Her fazla ödeme sebepsiz zenginleşme midir? İhtar veya arabuluculuk gerekir mi? İşte detaylı cevaplar:
Sebepsiz Zenginleşme Davası Hangi Hallerde Açılır?
Sebepsiz zenginleşme davası, bir kimsenin hukuken geçerli bir neden olmaksızın başkasının malvarlığından zenginleşmesi durumunda açılır. Türk Borçlar Kanunu’nun 77. maddesi bu davaya dayanak teşkil eder.
Açılabileceği bazı haller:
Yanlış kişiye yapılan havale veya EFT
Geçersiz sözleşmeye dayanılarak yapılan ödemeler
İptal edilmiş ihalelerde alınan teminatlar
Hakkı olmayan kişinin aldığı nafaka, maaş, tazminat gibi ödemeler
Mahkeme kararıyla iptal edilen tapu devirleri sonrası kalan fazla bedeller
Özetle: Bir taraf zenginleşmiş, diğer taraf fakirleşmiş ve bu durum bir sebebe dayanmıyorsa, dava açılabilir.
Sebepsiz Zenginleşme Sayılmayan Durumlar Nelerdir?
Her zenginleşme, sebepsiz kabul edilmez. Aşağıdaki hallerde sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanmaz:
Geçerli bir sözleşmeye dayalı yapılan ödemeler
Bağışlama niyetiyle yapılan gönüllü ödemeler
Borç ödemesi olduğunun açıkça anlaşıldığı durumlar
Zamanaşımı geçmiş alacakların ödenmesi
Mahkeme kararına veya yasa hükmüne dayanarak yapılan ödemeler
Kişi, ödeme yaparken bunu bilerek ve isteyerek yaptıysa, sonradan “geri isterim” diyemez.
Sebepsiz Zenginleşmede İhtar Şart mı?
Hukuken ihtar zorunlu değildir, ancak uygulamada büyük önem taşır.
Öncelikle ihtarname gönderilerek, ödemeyi alan kişiden paranın geri iadesi talep edilmelidir.
Bu, hem dava açılmadan çözüm sağlar hem de karşı tarafa usulüne uygun iade talebi yapıldığını gösterir.
Ayrıca dava sürecinde faiz başlangıcı genellikle ihtar tarihinden başlatılır. Bu nedenle ihtar, hem zamanlama hem de tazminat açısından faydalıdır.
Sebepsiz Zenginleşme Davası İçin Arabuluculuk Şart mı?
Hayır. Sebepsiz zenginleşme davası arabuluculuğa tabidir.
Bu davalar, alacak davası niteliğinde olup zorunlu arabuluculuk kapsamına girer.
Ancak taraflar isterse, gönüllü arabuluculuk süreciyle de çözüm arayabilir.
Örneğin bir sözleşmeden doğan alacak ihtilafı varsa ve arabuluculuk zorunluysa, sebepsiz zenginleşme bu sözleşmeden bağımsızsa ayrı yargı yolu izlenir.
Sebepsiz Zenginleşme Dava Açarken Nelere Dikkat Edilmelidir?
Zenginleşmenin hangi tarihte ve nasıl gerçekleştiği açıkça belirtilmelidir.
Ödeme dekontları, iptal kararları, yazışmalar delil olarak sunulmalıdır.
Fakirleşme durumu ispatlanmalıdır.
Davalı tarafın zenginleşme iradesi aranmaksızın dava açılabilir.
Sebepsiz Zenginleşme Zamanaşımı Süresi Kaç Yıldır?
Sebepsiz zenginleşme davalarında genel zamanaşımı süresi 2 yıldır (öğrenme tarihinden itibaren).
Ancak her hâlükârda olay tarihinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra dava açılamaz.
Sebepsiz Zenginleşme, Hukuken Telafi Edilebilen Bir Durumdur!
Hukuki bir sebep olmaksızın zenginleşen kişiye karşı açılacak bu dava, eşitlik ve adalet ilkeleri doğrultusunda, malvarlığı dengesini eski hâline getirmeyi amaçlar.
Sürecin doğru yönetilmesi ve delillerin eksiksiz sunulması halinde, davacı mağduriyetini büyük oranda giderebilir.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?